Nefret ve Ayrımcılık Suçu

Nefret ve Ayrımcılık

Nefret ve ayrımcılık hukuk önünde bir suç unsurunu teşkil eder. 5237 sayılı Türk ceza kanununun 122. maddesine göre hürriyete karşı suçlar bölümünde bu suç ele alınır. Burada nefret ve ayrımcılık suçu denildiği zaman akla ilk olarak din, dil ve ırk ayrımı gelir. Bu ayrımcılık ise doğrudan suçlamaya girer. Nefret ve ayrımcılık suçu bir kişiyi toplum içinde farklı ya da kötü bir konuma koymak demektir. O kişinin dilinden ya da mezhebinden ötürü küçük görülmesi anlamını taşır. Burada doğrudan kişinin yaşamsal faaliyetlerine yönelik bir suçlama ve kötü gösterme durumu hakimdir. Bu gibi durumlarda ise doğrudan fail olan kişiye karşı dava açılabilir.

Nefret ve Ayrımcılık Suç Unsurları

Nefret ve ayrımcılık suçunun belli unsurları vardır. Bu unsurlar şu şekilde sıralanabilir.

  • Kişiyi fiilen toplum içinde yapacağı işten alıkoymak
  • Kişiye küçük düşürücü şekilde davranmak
  • Kişiyle dini, dili ya da ırkı üzerinden dalga geçmek
  • Kişinin toplumsal hakkını elinden almak

Tüm bunlar toplum içinde küçük düşürücü unsurlardan birini oluşturur. Ayrımcılık yapmak kişinin diğer kişilerle kıyaslandığı zaman geri planda kaldığını gösterir. Üstelik bunun fiilen ortaya konması yani haklarının elinden alınması bir suç unsurunu teşkil eder. Burada mağdur olan kişi hakkını gözetmek adına mahkemeye başvurabilir. Mahkeme karar ve deliller neticesinde fail olan kişiye ceza uygulayabilir.

Nefret ve Ayrımcılık Suçunda Adli Para Cezası

Nefret ev ayrımcılık suçları cezaya dönüştükten sonra adli para cezasına çevirmek mümkündür. Ancak burada işlenen suçun niteliğine bakılır. Yani suç ağır bir alanı teşkil ediyorsa o zaman ceza adli para cezasına dönüşmez. Burada hakim ve savcının vereceği karar da etkili olmaktadır. Adli para cezası bu başlık adı altındaki her suç için geçerli olmaz. Ayrıca adli para cezası verildikten sonra anında kararın uygulanması gerekir. Yani faile tanınan süreç ne ise o süreç içinde parayı yatırması gerekir. Eğer bu süreç sonunda para yatırılmazsa o zaman hapis cezası yeniden devreye girer. Bu durumda itiraz etme hakkı da failin elinden alınır.

Nefret ve Ayrımcılık Suçunda Zaman Aşımı

Nefret ve ayrımcılık suçu kimi zaman mahkeme kararı ile uzamaktadır. Ancak her mahkemenin belli bir süresi vardır. Bir dava açıldıktan sonra anında karara bağlanmazsa daha sonra zaman aşımına uğrar. Zaman aşımı yaşandığında dosya kapanır. Dosyanın tekrar açılması içinse yeniden mahkemeye başvurmak gerekir. Zaman aşımı gibi sorunların yaşanmaması adına kanıt ve delillerle mahkemeye başvurulabilir. Genelde mahkemede yeterli delil ve kanıt sunulmadığı için zaman aşımı ortaya çıkmaktadır. Bu gibi durumlar ise doğrudan davanın uzamasına neden olmaktadır. Bunların yaşanmaması asına kanıt, belge ve şahit gibi unsurlarla dava süreci daha kısa bir süre içinde sonuca bağlanabilir.

Nefret ve Ayrımcılık Suçunda Uzlaşma

Nefret ve ayrımcılık suçunda uzlaşma yolu da açıktır. Mağdur olan kişi faile mahkeme açar. Ancak fail olan kişi yaptığından pişmanlık duyarsa mağdurla görüşebilir. Bu durumda eğer mağdur olan kişi uzlaşmayı kabul ederse mahkeme süreci sona erer. Ancak kabul etmezse mahkeme süreci kaldığı yerden devam eder. Uzlaşma sağlanması için en önemli şey hem failin hem de mağdur olan kişinin aynı anda bunu kabul etmesi gerekir. Sadece tek bir taraf bile uzlaşmayı kabul etmezse bu durumda dava süreci devam eder. Burada fail olan kişinin pişmanlığının gerçek olması ve karşı tarafı da inandırması uzlaşma için büyük önem taşır.

Nefret ve Ayrımcılık Davasında Soruşturma

Nefret ve ayrımcılık davasında soruşturma süreci eğer mahkeme karar verirse başlar. Mahkeme kararı ile soruşturma fail ve mağdur olan kişiye karşı açılır. Özellikle fail olan kişi üzerinden delil ve şahit aranır. Bu delil ve şahitler huzurunda doğru karar verilmesi amaçlanır. Soruşturma açıldıktan sonra en ufak bir delil ve belge bile soruşturmaya tabii tutulur. Tüm toplanan belge ve kanıtlar mahkeme huzurunda bir delile dönüşür. Deliller ise doğru ve adil karar verilmesi açısından mahkeme için önemlidir. Burada sahte belge sunmak ya da yalancı şahitlik yapmak da bir suç unsudur. Mahkeme özellikle bunları da göz önünde tutarak soruşturmayı başlatır.

HUKUKİ YARDIM ALMAK VE AVUKAT İBRAHİM HALİL AYDIN İLE GÖRÜŞMEK İÇİN RANDEVU ALABİLİRSİNİZ.

İletişim: 0542 761 8406

E-mail: av.ibrahimhalilaydin@gmail.com

Atatürk Bulvarı Urfa İşhanı Kat:2 No: 217 Haliliye/ Şanlıurfa

Av. İbrahim Halil Aydın
Nefret ve Ayrımcılık Suçu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön